Sezonun üçüncü grand slam tenis turnuvası Wimbledon’ın tek erkekler finalinde İspanyol Carlos Alcaraz’a kaybeden Sırp Novak Djokovic, rakibinin dünyanın en güzeli olduğunu kanıtladığını söyledi.
Roger Federer, Rafael Nadal, Novak Djokovic ve Andy Murray’nin akabinde 2002’den bu yana Wimbledon’da kupaya ulaşan birinci erkek tenisçi pozisyonuna gelen dünya 1 numarası 20 yaşındaki Alcaraz, final maçında gösterdiği üstün performansla sporseverlerin yanı sıra finaldeki rakibi Djokovic’ten de büyük övgüler aldı.
İngiliz basınına konuşan 36 yaşındaki Djokovic, Alcaraz ile ortalarında yeni bir rekabetin başlayabileceği tarafındaki değerlendirmeye gülerek, “Böyle bir rekabetin başlaması, büsbütün benim çıkarıma olur. Alcaraz’ın ismini, tenis dünyası uzun yıllar duyacak. Ben ise daha ne kadar bu düzeyde kalabilirim, bilmiyorum. Daha evvel birbirimizle üç maça çıktık ve hepsi de birbirine yakın geçti. ABD Açık’ta da umarım karşılaşırız.” tabirlerini kullandı.
Rakibinin, toprağın akabinde çim kortta da kendini kanıtladığını vurgulayan Djokovic, “Çim korta bu kadar çabuk alışmasını ve büyük başarılara ulaşmasını beklemiyordum. Artık dünyanın en yeterlisi olduğunu, elbet kanıtladı. Her tip kortta olağanüstü maçlar çıkarıyor ve bugün geldiği yeri ziyadesiyle hak ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Tenis tarihinin son 20 yılına damga vuran kendisinin yanı sıra Nadal ve Federer’deki en düzgün özelliklerin, Alcaraz’da toplandığı istikametindeki değerlendirmelere katıldığını kaydeden Djokovic, şöyle konuştu:
“Sanırım son 12 aydır en çok duyduğum şey, Alcaraz’ın Roger, Rafa ve benim birtakım özelliklerimi kendi oyununda topladığı oldu. Buna katılıyorum. Sanırım Alcaraz, üçümüzün en âlâ özelliklerinin birleşiminden oluşuyor. 20 yaşında birine nazaran, zihinsel direnci ve olgunluğu çok etkileyici. İspanyol boğası üzere mücadeleci ruhu ve yıpratıcı defansı, yıllar içinde yalnızca Rafa da gördüm. Kesme ‘backhand’ vuruşları ise benimkine çok benziyor. İki elle topa backhand vururken defans yapabilmek, benim yıllar içinde geliştirdiğim bir şeydi. Fakat onda, şimdiden var. Tekniği ise Roger’e yakın. Dürüst olmam gerekirse, onun üzere birisiyle hiç oynamadım. Roger ve Rafa’nın belli güçlü ve zayıf yanları vardır. Carlos ise tam bir oyuncu. Her duruma ahenk sağlayabilmek, istikrarın anahtarıdır ve her tip kortta muvaffakiyet getirir.”
